GİRİŞİM HİKAYELERİ

Getir

Pandemi döneminde paket servisine olan talebin artmasıyla adını sıkça duyduğumuz Getir, 2021’de toplam 1 milyar dolar yatırım alarak değerini ikiye katlamıştır. Son zamanlarda Londra ve Hollanda’da hizmet vermeye başlayan bu girişim, Amerika’da da faaliyete geçecektir. Getir, İstanbul, Ankara ve İzmir merkezli olarak Türkiye’nin çeşitli illerinde 100’den fazla deposu ile hizmet veren bir paket servis uygulamasıdır. Girişim, insanların ihtiyaç duyduğu ürünlere 10 dakika içinde ulaşmasını sağlar. 2015 yılında “Bi Taksi” uygulamasının kurucusu olan Nazım Salur tarafından kurulan Getir, çeşitli girişimcilik ödüllerine de layık görülmüştür.

Udemy

Udemy Eğitim Platformu, Amerika Birleşik Devletleri ve birçok ülkede popülerlik kazanmış bir girişimdir. Girişimi kuran isim Eren Bali’dir. Eren Bali, Malatya’da doğup büyümüş, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden (ODTÜ) mezun olmuştur. Mezuniyet sonrası farklı şirketlerde çalışan Eren Bali, 2008 yılında, gelecek nesiller için eğitimi daha erişilebilir kılmak amacıyla Oktay Çağlar ile birlikte Udemy Eğitim Platformu fikrini geliştirmeye başlamıştır. Türkiye’de yapılan denemelerden sonra projeyi Silikon Vadisi’ne taşıma kararı almışlar, ancak burada da 50 yatırımcı tarafından reddedilmişlerdir. Bu olumsuzluklara rağmen Eren Bali, Oktay Çağlar ve ekibi, projelerine olan inançlarını yitirmeden yoluna devam etmişlerdir. Birkaç yıl sonra 12 milyon dolar yatırım alarak, Udemy Eğitim Platformu’nun başarı hikayesini başlatmışlardır. Günümüzde Udemy, Silikon Vadisi’nde öne çıkan girişimlerden biri olarak faaliyet göstermektedir

Martı

Martı, büyük şehirlerde trafik sorununu ve park yeri bulma zorluklarını aşarak hızlı ulaşım sağlayan bir girişimdir. İnsanlara toplu taşıma veya özel araç kullanmadan hızlı ve kolay yolculuk imkanı sunarak zaman tasarrufu sağlar. Aynı zamanda çevre dostu bir seçenek olup karbon salınımını azaltır.

Girişimin kurucu ortağı Oğuz Alper Öktem, Martı’nın hızla farklı şehirlerde yayılmasındaki başarının doğru bir ekibin oluşturulmasına dayandığını belirtiyor. Ekip, yazılımcılardan scooter bakımını üstlenenlere kadar çeşitli alanlarda uzman ve dinamik üyelerden oluşuyor.

Ayrıca Martı, yurtdışında var olan scooter paylaşım konseptini Türkiye’ye uygun zamanlamada getirerek başarılı oldu. Müşteri geri bildirimlerine büyük önem veren Martı, sürekli olarak kendini yenilemek için kullanıcı deneyimlerine odaklanır.

Scooter’ların birçoğunun Türkiye’de üretilmesi, ürünün hızla ihtiyaca yönelik tasarlanmasını sağlar. 2020 Temmuz’unda aldığı yatırımlarla büyümesini hızlandıran Martı, 2021 Haziran’ında da yeni yatırımlar alarak büyüme hızını sürdürdü.

Bu başarılı girişim, çıkış stratejisi, zamanlaması ve yatırımlarıyla yerel girişimcilere ilham kaynağı olmaktadır. 5 milyonun üzerinde kullanıcıya sahip olan Martı, gelecekte daha fazla şehirde hizmet sunmayı ve uluslararası pazarda yer almayı hedeflemektedir.

Yemek Sepeti

Nevzat Aydın ve Melih Ödemiş, Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden sınıf arkadaşıydılar. Cem Nufusi ise turizm sektöründe faaliyet gösteren bir profesyoneldi. Nevzat Aydın, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki eğitimini tamamladıktan sonra Amerika Birleşik Devletleri’ne giderek Silikon Vadisi’ndeki University of San Francisco’da MBA eğitimi aldı. Bu dönemde e-ticaret konusundaki ilgisi arttı. Özellikle San Francisco’da paket servis hizmetlerine olan ilgi, onun dikkatini çekti ve bu fikri geliştirerek Türkiye’ye döndüğünde sınıf arkadaşı Melih Ödemiş ile paylaştı.

İki arkadaş, bu fikrin Türkiye’de uygulanabilirliği konusunda araştırma yapmaya başladı. Yaklaşık 5 ay süren araştırma sürecinde anketler düzenlediler ve restoranlarla görüşmeler gerçekleştirdiler. Yapılan araştırmalar sonucunda “yemek paketi” siparişlerine dayalı bir iş modeli oluşturmaya karar verdiler. Ancak bu iş modelini restoranlarla işbirliği yaparak hayata geçirmek için bir aracıya ihtiyaçları vardı. Bu noktada turizm sektöründe faaliyet gösteren çocukluk arkadaşlarından Cem Nufusi’yi de projeye dahil ederek tam kadro bir ekip oluşturdular.

2000 yılının Eylül ayında, 40 metrekarelik bir odada, “Yemek Sepeti Gıda ve Pazarlama Elektronik İletişim ve Tanıtım Limited Şirketi” kuruldu. Nevzat Aydın genel müdür, Melih Ödemiş IT sorumlusu ve Cem Nufusi ise satış ve pazarlamadan sorumlu olarak görevlendirildi.

O dönemde internet henüz yaygınlaşmadığı için siparişleri faks ile almaya başladılar. Ancak 2001 yılına gelindiğinde internet kullanımının artmasıyla birlikte online platforma geçiş yaptılar. Başlangıçta 26 restoranla hizmete başlayan yemeksepeti.com, gün içinde 40-45 sipariş alıyordu. Zamanla internet kullanımının yaygınlaşmasıyla sipariş sayıları arttı ve 2004 yılına gelindiğinde günde 1000 sipariş alıyorlardı. 2008 yılında bu rakam 10.000’e yükseldi ve European Founders Fund’dan ilk yatırımlarını aldılar.

2009 yılında uluslararası pazarlara açılmaya karar verdiler ve Dubai’de “Foodonclick.com” markasıyla hizmet vermeye başladılar. Aynı dönemde “YemekSepeti İzrestorana.ru” ile Rusya pazarına giriş yaptılar, ancak beklenen başarıyı elde edemedikleri için Kasım 2012’de bu projeyi sonlandırdılar.

2010 yılında mobil uygulamayı yayınladılar ve günlük 30.000 sipariş almaya başladılar. Bu dönemde şirkette çalışan sayısı 100’e ulaştı.

2012 yılında General Atlantic’ten 44 milyon dolarlık yatırım aldılar. Bu, aynı zamanda General Atlantic’in Türkiye’deki ilk yatırımıydı. Günlük sipariş sayısı ise 50.000’e yükseldi.

2015 yılında küresel yemek sipariş platformu Delivery Hero, Yemek Sepeti’ni 589 milyon dolar karşılığında satın aldı.

 

Trendyol

Trendyol, başlangıçta Demet Mutlu’nun İstanbul Bebek’teki evinin salonunda şekillenmeye başladı. Ancak kısa sürede Demet Mutlu’nun fikirleri bu evin sınırlarını aştı ve Trendyol, bir apartman dairesini ofise dönüştürerek hızla büyüdü. İlk aşamada 300 bin dolar sermaye ile hayata geçen girişimin ilk ortakları, Sidar Şahin ve Mynet’in kurucusu Emre Kurttepeli oldu. Yatırımlarla birlikte, sadece 16 ay içinde şirket değerini 500 kat artırarak büyük bir başarıya imza attı.

Trendyol, 2010’dan itibaren kendi tedarik ettiği ürünlerin yanı sıra sayısı yüz binlere ulaşan KOBİ’lerle iş birliği yaparak büyüdü. Şirketin hisseleri, 2018’de %86.5’i 728 milyon ABD dolarına, 2021’de ise 350 milyon dolarlık sermaye artışıyla Alibaba’ya 1 Milyar 78 Milyon ABD dolarına satıldı. Demet Mutlu, hala %6.96 hisse ile şirketin CEO’su olarak görevine devam ediyor.

2021’de Trendyol’un marka değeri 16.5 milyar doları aştı, böylece Türkiye’nin ilk “decacorn” şirketi ünvanını aldı. Trendyol’un başarısının arkasında kurucu Demet Mutlu Üçok’un kararlı ve azimli yaklaşımı, müşteri odaklı stratejileri yer alıyor. Ayrıca veriye dayalı ilişkilendirme modeli, etkili kampanyalar ve pandemi döneminde hızla uyum sağlayarak hızlı ve güvenli alışveriş deneyimi sunması da şirketin başarısında etkili oldu.

Türkiye’deki başarının ardından Trendyol, Avrupa’da 27 ülkede aktif olarak faaliyet göstermeye başladı. Trendyol, Türkiye’deki başarısını yansıtarak Trendyol Market, Trendyol Ekspres, Trendyol Yemek ve Dolap gibi uygulamaları geliştirerek pazarın hizmetine sundu. Şirketin hizmet verdiği ülkeler arasında Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Hırvatistan, Danimarka, İtalya gibi birçok ülke bulunuyor.

2022’de Almanya’da ilk ofisini açan Trendyol, ilk yıl sonunda 1 milyonun üzerinde müşteriye ulaştı. Tamamen Türkiye’de üretilen Trendyol Collection, 200’e yakın Türk markası ve global markalarla birlikte Almanya’daki müşterilere 800’den fazla markayı sunuyor.

 

Amazon

1994 yılında Jeff Bezos tarafından “Cadabra” adıyla kurulan Amazon, 1995 yılında “Amazon.com” olarak online hizmete başladı. Başlangıçta online bir kitapçı olarak yola çıkan firma, zamanla dünyanın en büyük çevrimiçi perakendecisi haline geldi. Amazon adı, nehir gibi büyümesine ilham verdi.

Amazon, online alışveriş konusunda tercih edilen lider konumunu, müşteri odaklı yaklaşımı ve alışveriş trendlerini doğru öngörme yeteneği sayesinde kazandı. Kurucu Jeff Bezos’un benimsediği farklı iş planı, diğerlerinden ayrılıyordu. Diğer e-şirketlerin zorlandığı 21. yüzyılın başlarında, kısa süre içinde pazar lideri olmayı başaran Amazon’un başarısı kabul gördü.

Amazon, ilk başta kitap satışıyla büyüdü ancak zamanla müzik CD’leri, yazılımlar, oyuncaklar, spor ürünleri ve market ürünleri gibi geniş bir yelpazeye yayıldı. Şirketin en büyük yeniliği ise 2007’de çıkardığı Kindle e-kitap oldu. Ancak Amazon’un 61 milyar dolar kar ve 97,000 çalışanla büyümesinin anahtarı, sağladığı müşteri deneyiminde yatıyordu. Jeff Bezos’un yaklaşımı, reklam harcamalarını kısmak ve müşteri memnuniyetine odaklanarak yatırım yapmaktı. Ücretsiz nakliye hizmeti ve rekabetçi fiyatlar, Amazon’u göz ardı edilemez kıldı. Müşteri temsilcileriyle ilişkileri sürdürme biçimi de başarılarının temelini oluşturdu.

Amazon, kolaylık ve cazip hizmet sunarak müşteri deneyimini zenginleştiriyor. İstek listeleri oluşturmanın yanı sıra, satın alınan ürün ve hizmetlere dayalı öneriler sunuyor. Bugün Amazon, bulut-tabanlı depolama, bilgi işlem hizmetleri ve film, şarkı akışı gibi alanlarda hizmet veriyor. Müşteri odaklı yaklaşımı ve en iyi hizmeti sunma çabası sayesinde Amazon, büyük başarısını elde eden bir şirket haline geldi.

WhatsApp

2009 yılında Jan Koum, App Store’da bir mesajlaşma uygulaması için boşluk olduğunu fark etti. Rusya’da mobil uygulama geliştiricisi olarak çalışan Igor Solomennikov ile iletişime geçerek bir mobil mesajlaşma uygulaması geliştirmeye başladılar. Mayıs 2009’da yayınlanan bu uygulamaya, “Naber” kelimesinden esinlenerek WhatsApp adını verdi.

Ancak WhatsApp, öngörülen başarıyı başlangıçta yakalayamadı. Kullanıcı sayısı oldukça düşüktü ve uygulama sık sık çökmekteydi. Durum öyle bir noktaya geldi ki, Jan Koum hayalini terk etmeyi düşünüyordu. Ancak arkadaşı Acton’un motive edici desteği sayesinde Koum pes etmedi.

Apple, WhatsApp’a kullanıcılara bildirim gönderme izni verdiğinde, işler değişmeye başladı ve Koum istediği başarıya ulaştı. WhatsApp, kullanıcıların dünya genelinde ücretsiz iletişim kurabilmelerini sağlayan bir platforma dönüştü. Bu gelişmeyle birlikte WhatsApp kullanıcı tabanı hızla büyümeye başladı.

2019 itibarıyla WhatsApp, günlük 2 milyon yeni kayıt alıyordu ve günümüzde 2 milyardan fazla aktif kullanıcıya sahip durumda. Facebook, WhatsApp’ı 2014 yılında satın aldı. Tüm spekülasyonlara rağmen, WhatsApp gün geçtikçe büyümeye devam ediyor.

Peak Games

Türkiye’nin önde gelen mobil oyun şirketi Peak Games, 2023 Haziran ayında, 1.8 milyar dolarlık bir anlaşma ile dünyanın önde gelen oyun şirketlerinden biri olan ABD merkezli Zynga’ya satıldı. Peak Games’in “unicorn” olma başarısı nasıl gerçekleşti? İşte bu 10 yıllık hikayenin ana hatları:

Hikaye, girişimci Sidar Şahin’in üniversite yıllarında başlayan internet ve girişimcilik merakıyla şekillenmeye başlıyor. İlk girişimi olan Funpac adlı mobil oyun stüdyosunu 2003 yılında kurarak, oyunlarını 30’dan fazla ülkede 20’den fazla operatör ve platform aracılığıyla kullanıcılara ulaştırıyor. 2006’da ikinci girişimi olarak video paylaşım sitesi izlesene.com’u kuruyor ve Türkiye’nin internet endüstrisinde en değerli girişimlerinden birine imza atıyor. Sonrasında 2008’e kadar Gamegarden adını taşıyan yeni bir şirket kuruyor, bu şirketi Doğan Grubu’na satıyor ve trendyol.com’un kurucu ortaklarından biri oluyor. 2010’da Peak Games’i kurarak oyun sektörüne geri dönüyor.

Peak Games, Facebook’ta popüler olan oyunlarla büyüyerek yatırımcıların dikkatini çekiyor ve kısa sürede büyük yatırımlar alıyor. 2012’de kuruluşundan sadece iki yıl sonra dünya genelinde farklı yerlerde ofisler açıyor. 2016’da Hasbro’ya karşı bir dava açarak ses getiriyor ve dava sonucunda anlaşmaya varılıyor. Peak Games, Zynga ile yakınlaşarak 2017’de kart ve okey oyunlarını Zynga’ya satıyor. 2020’ye gelindiğinde Zynga, Peak Games’i 1.8 milyar dolar karşılığında satın alıyor.

Bugün dünya mobil oyun pazarında önemli bir yere sahip olan Peak Games’in kurucusu Sidar Şahin ve ekibi, başarının temelinde gönülden bağlı ve doğru ekiplerle bir araya gelmenin olduğuna inanıyor.

Insider

English and More’ adlı bir dil okulu ile girişimcilik dünyasına adım atan Hande Çilingir ve ortağı Serhat Soyuerel, daha sonra ‘Insider’ adlı girişimlerini kurmaya karar verdiler. Teknoloji alanında faaliyet göstermek isteyen ikili, başlangıçta e-ticaret sektörüne yönelmeyi düşündüler, ancak daha sonra farklı bir fikir üzerinde çalışmaya başladılar.

Çilingir ve Soyuerel, teknoloji, yazılım ve kodları dışa aktaramayan ülkelerin diğer ülkelere bağımlı hale geleceğini fark etti. Bu nedenle Insider girişimini kurarken pazarın ihtiyaçlarını anlamaya odaklandılar. Benzer iş yapan firmaları incelediler.

Altı aylık bir süreç sonunda pazar araştırmalarını tamamladılar ve ürün fikirleri oluşturdular. Hande Çilingir ve Insider’ın kurucusu olan 5 ortak, e-ticaret sitelerinin ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlayan bir ürün şirketi kurma fikrini benimsediler. Bu şekilde, Türkiye’den teknoloji ihracatı yapmayı amaçladılar. Daha sonra P&G, Oracle gibi şirketlerden deneyimli isimler ekibe katıldı. Toplam 6 kurucu ortak ile işe başladılar. İşe alınan ekip tamamen Türk mühendis ve yazılımcılardan oluşuyordu. Insider, çevrimiçi hizmet veren veya satış yapan şirketlere ve markalara hizmet sunmaya başladı.

Insider, çevrimiçi satış yapan şirketlerin müşteri sadakatini artırmayı ve büyümeyi hedefliyor. Bunu sağlamak için çok kanallı bir müşteri deneyimi platformu olarak faaliyet gösteriyor. Girişim olarak Insider da büyüme hedeflerine sahip. İlk yurtdışı açılışını, kurulduktan yaklaşık dokuz ay sonra, Moskova’da gerçekleştirdi. Ardından Orta Doğu ve Doğu Avrupa’ya doğru genişlemeye devam etti.

 

Özel Hedefler

Girişimcilik Ekosistemi içerisindeki GKSS ve ev sahibi toplum (EST) arasındaki bütünleşmeye katkı sağlamak

GKSS ve EST’yi Türkiye’deki girişimcilik ekosistemi hakkında bilgi birikimi ve tecrübe aktarımı sağlamak.

GKSS’nin Türkiye’deki girişimcilik ekosistemi hakkındaki farkındalığını artırmak.

Girişimcilik ekosisteminde göçmen farkındalığını artırmak.

İş Paketleri

Proje Koordinasyon ve Uygulama Faaliyetleri
Atölye Üsküdar'a Göçmen Dostu Mekanizmaların Kazandırılması
GKSS ve EST Arasındaki Entegrasyonun Sağlanması
Eğitim Faaliyetleri
Farkındalık Arttırma Faaliyetleri

Bu proje, Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD) tarafından uygulanan, T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonuyla yürütülen ENHANCER programı kapsamında Avrupa Birliği tarafından finanse edilmektedir. Burada yer alan içeriklerden Üsküdar Belediyesi sorumlu olup Avrupa Birliği, ICMPD ve T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı sorumlu tutulamaz.

Bu kapanacak 0 saniye

Bu kapanacak 0 saniye